Ülkemizde yerel seçimler sürecinde seçmenleri etkilemek için kullanılacak en çok başvurulacak teknik “iletişim” olacaktır. Bu nedenle bu yazımda iletişim nedir? Etkili iletişim nasıl yapılır? Konusuna göz atıp, süreç içinde hep birlikte faydalanmaya çalışalım. İletişim sözcük anlamıyla: Kişiler arasında, duygu, düşünce, bilgi, haber alışverişi, bilgi ve haberlerin, akla gelebilecek her türlü biçim ve yolla kişiden kişiye karşılıklı olarak aktarılması ve kişilerin birbirlerini anlaması. Kişiler arası iletişim; kişilerin birbirlerine bilinçli veya bilinçsiz olarak iletmek istedikleri duygu ve düşüncelerini aktardıkları bir süreçtir. Günümüz teknoloji çağında iletişim; Dünya üzerinde insanlar 2500 yıldır bilerek veya bilmeyerek ilişkilerinde temel düşünce ve felsefe olarak ”Başkalarının size yapmasını istemediğiniz şeyi sizde başkalarına yapmayın” düsturunu kabul etmişlerdir. Dünyadaki en etkili insanlar, öncelikle başkalarına ilgi gösteren, onları yaşatmaya çalışan, dertlerine ve sıkıntılarına çözüm arayan kişilerdir. Bunu yaparken de bazı zamanlar çok çeşitli olumsuz eleştiri, yorum ve bakış açısına karşı kendini frenleyebilmeli, soğukkanlılığını koruyabilmeli. Gerektiğinde ego ve gururlarına rağmen, negatif duygularını paylaşabilecek ve söylediklerini yutabilecek kadar alçak gönüllü, mütevazi ve cesur olanlardır. Zamanımızda olguların yerini algıların almaya başladığı gerçeğini unutmayalım. Algılar kısa sürede başarılı olsa da bumerang gibi sonuçta haber kaynağını cezalandırır. Dijital çağda, insan ve toplulukları etkilemenin ve kendini sevdirmenin yolu iletişimini tutarlı ve anlamlı hale getirmektir. Gelelim iletişimde kabul gören temel ilkeler ve kullanılması gereken tekniklere . Etkili İletişim Kurmanın Teknikleri – Konuşmak için sıranızı beklemek. – Kısa cevaplarla sınırlanmamış sorular sormak. – İnsanları, hayatlarını sizinle paylaşmaya davet etmek. – Görüşlerinizi bildirirken hoşgörülü olmak – Karşınızdan kendi fikrini söyleme isteğinde bulunmak. – Daha fazla anlatmalarını istemek. – Açıklama yapmasını istemek. – Dinlediklerinizi anladığınızı onaylayarak ifade etmek. – Kısır çekişme ve atışmalara meydan vermemek. Başarılı bir iletişimin temel koşulları Karşımızdaki kişilere saygı duymak; onların varlığını kabul etmek, önemli ve değerli olduklarını hissettirmek, olduğu gibi benimsemek anlamını taşır. Olduğun gibi davranmak; abartıdan uzak, olduğu gibi davranmaktır. Empati yapabilmek; Empati kavramını, dış dünyayı karşımızdakinin penceresinden görmeye çalışmak olarak tanımlayabiliriz. Kurulan bu duygu ortaklığı, iletişimin gücünü arttırır ve karşılıklı anlaşılma mesajlarının aktarılmasına olanak sağlar. İLETİŞİMDE KONUŞMA YETERLİ DEĞİLDİR “Konuşmak ihtiyaç olabilir, fakat susmak bir sanattır.”der Voltair bir sözünde. İletişim aynı zamanda; – Ne söyleyeceğimizi bilmek, – Bunu ne zaman söylemenin daha uygun olacağına, – Nerede söylemenin doğru olduğuna karar vermek, -En iyi nasıl söyleneceğini düşünmek, – Olayları basit anlatabilmek, – Akıcı bir dille ve karşımızdaki kişiyle göz teması ile anlatımı devam ettirmek, – Dikkatini yoğunlaştırmak ve verdiğimiz mesajların alınıp alınmadığını gözlemleyebilmek. İLETİŞİMDE EN ÖNEMLİSİ KABUL ETMEDİR. Başkasını olduğu gibi kabul etmek, onu gerçekten sevmektir. Kabul edildiğini hissetmek, sevildiğini de hissetmektir. Ancak “kabul etme” kavramı, karşımızdakinin söylediği her şeyi onaylama, ileri sürdüğü fikirlere katılma veya tüm yorumlarını kabullenmeyle karıştırılmamalıdır. Burada sözü edilen; düşünce, fikir ya da yorumlarda tümüyle zıt kutuplarda bile yer alsak, karşımızdakinin duygularını anlama ve saygı gösterme çabasıdır. Kişiyi söyledikleri, düşündükleri ve hissettikleriyle birlikte bir birey olarak kabul etmek, onun bireyselliğine, farklılığına ve tekliğine saygı göstermek, söylediği her şeyi kendi değer sistemimizde onaylamamızı ve kabullenmemizi gerektirmiyor. Kendimiz için yanlış bulsak bile, her insanın kendine özgü oluşunu yadsımadan, onu kendimize uydurma çabasına girmememiz onu kabul ettiğimiz anlamını taşır. İLETİŞİM ÖGELERİNDEN BİRİ DE DİNLEMEKTİR İyi bir dinleyici, iletişim kurduğu kişinin yalnız söylediklerini değil, yüzü, eli, kolları ve bedeniyle yaptıklarını da “duyar”; çünkü yüz ifadeleri, el ve kol hareketleri, bedenin duruş tarzı, ses tonu gibi sözsüz mesajlar da iletişimin bir parçasıdır. Hatta bazen tek başına iletişimdir. Pasif Dinlemede Sessizlik, karşımızdaki kişiye gerçekten kabul edildiğini hissettiren ve bizimle duygularını daha fazla paylaşması için onu yüreklendiren, çok güçlü sözsüz bir onaydır. Ancak bir tehlikesi, her zaman anlatana gerçekten tüm dikkatimizi verdiğimizi kanıtlamaz. Bu nedenle dinlerken, özellikle duraklamalarda, gerçekten dinlediğimizi göstermek için sözlü ya da sözsüz belirtiler vermekte yarar olabilir. Kabul tepkilerimizi ,baş sallamak, gülümsemek, kaş çatmak gibi yöntemlerle gösterebiliriz. Bu gösterimimiz uygun zamanda kullanılırsa, anlatanı gerçekten duyduğumuz mesajını verir. Açık Kapı Mesajları; Bazı insanlar konuşmayı sürdürmek için yüreklendirilmeye gereksinim duyabilir. Bu tür bir destekleme için verilen mesajlara, açık kapı mesajları denir. “Bu konuda daha fazla bir şey söylemek ister misin?” gibi sorularla karşımızdakini cesaretlendiririz. Katılımcı Dinleme; Konuşma sırasında sorular sorarak ilginizi göstermek. İletişim kuramayan insanlar anlaşamaz. İletişiminizin sağlıklı olması dileklerimle.