Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Sude Karakoç
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

YAŞANMIŞ OLAYLARDAN KAĞIDA DÖKÜLMÜŞ KELİMELER

Yeni bir haftadan okurlarıma merhaba. Ben sizlerle 11 yıldır başımdan geçenleri paylaşacağım, evet belki sizin için yeni bir haber değil, yeni bir magazin değil, yeni bir belgesel değil, başlangıçlar sıkıcı gelecek olabilir. Ama başımdan geçenleri en baştan anlatacağım ki sizlere örnek, sizlere destek çıkmak istiyorum. Bir beyin ameliyatı olmak, ameliyat sonrası felç olmak, epilepsi, MS ( multipl skleroz) , astım, damar tıkanıklığı hastalıklarından bir tane olduğunuz da yıkılmamayı öğreteceğim, örnek olacağım, elimden geldiği kadarıyla destek çıkacağım sizlere. Bu saydığım hastalıkların hepsini ben geçirdim, geçirmeye devam ediyorum. Evet, belki inandırıcı gelmedi, hadi be olmaz o hastalıkların hepsi de demek hakkınız, bende inanmazdım taki yaşayana kadar… Öncelikle en baştan başlayacağım sizlere, devamı her hafta gelecek sizlere. Sene 2012 Çok azimli bir öğrenciydim.  Okulumuzun basketbol takımındaydım ve yarı final maçındaydık. Herşey o gün başlamıştı aslında… Bilirsiniz basketbol maçlarını, Son tura hocamız yine beni koymuştu. Aslında çok yorgundum ama karşı takıma karşı çok hırslıydım o yüzden bu maç bizim olması gerekiyordu ve maç başladı. Karşı takımda oyunu kazanmak istiyordu, tabi ki biz daha çok istiyorduk. Son hız devam ediyordu taki maçın bitmesine 3 dakika kalmıştı, top bendeydi, ben o topu atıp sayı kazanacakken birden yere yığılıverdim ve bütün vücudum uyuşmuştu, karıncalanma vardı. Bana noluyor, ben böyle bir kız olamazdım. Noluyor , noluyordu … Direk maça ara verildi ve hemen hocam gelmişti başıma , bana sorular soruyorlar ama ben cevap veremeyecek kadar kötü hissediyordum kendimi , cevap veremiyordum. Tekrar ” İyi misin Sude ” diyorlar, kötüydüm ama “İyiyim ” derken bile zorlandım. Maç bitti direk acile gitmiştik ve acildeki doktorlar daha muayene etmeden ” Hiçbir şeyi yok , heyecandır. ” dedi  ve beni eve göndermişti.   Ardından 1 yıl geçti. 8. Sınıfa başlamıştım ve önümde SBS vardı. O yüzden basketbol takımından çıktım ve dershane, okul son hız çalışmaya başladım. Hedefim vardı. Hemşire olmak istiyordum ve cayır cayır çalışıyorum. Okuldan hemen çıkar , eve gidip yemek yer ve hemen dershaneye gidiyorum. Hafta içi günlerim hep böyle geçiyordu. Derslerden çok bunaldım aslında , ben asla pes etmem o yüzden çalışmaya devam ediyorum.   Günlerden Pazartesi Sabah saat 10:00 suları Fen ve Teknoloji dersine girdim. Yine herzaman ki gibi öğretmen masasının denginde dördüncü sırada oturuyordum. Her hafta olduğu gibi ders konusunu işledik. Ardından öğretmenimiz her derste konu sonrası 3 soru sorardı ve cevabını doğru yapıp götüren ilk 5 kişinin performansına beş puan eklerdi. Ve öğretmenimiz ilk sorusunu sordu, ben ilk 5 kişi arasına giremedim. Az daha hırslandım. Çünkü ben yapabilirim ve ikinci soruyu sormuştu öğretmenim, bu soruyu hemen zihnimde çözdüm sadece deftere işlemi gerekiyordu, soruyu yazdım ama cevabını YAZAMADIM. Kalemi tutamadım , yazı yazamadım .. “Sude noluyordu sana “,birden bire neden kalemi tutamadım, neden yazı yazamadım. Yüzüm asık bir şekilde tahta sıramda masumca oturdum kaldım. Arkadaşlarımla paylaşamadım çünkü nedenini bende bilmiyordum. Yine ilk defa başıma böyle birsey gelmişti. O kara gün benim için bitmişti. Cuma günüydü artık ara tatile girme zamanı geldi. Ara karnemi güzel bir notla ve belgelerle aldım. Yine ailemi mutlu etme günüydü ve tabiki mutlu oldular. 2 gün dinlendim ve yine bir hafta dershane maratonu başlamıştı. Pazartesi , Salı derken hafta sonunu getirdim. Artık bir hafta ailemle vakit geçirmek istiyordum ve hemen valizimi hazırladım. Köye annem ve babamın yanına gittim. Mutlu günlerimiz geçiyordu taki yine bana acı veren gün olmayana kadar. Noldu? Diyeceksiniz. Noldu ? O gün annem ve babamla çok güzel bir kahvaltı yaptık, ardından 1 saat bile geçmeden ben istifar ettim. 10 dakika sonra tekrar bir istifar, 30 dakika sonra tekrar bir istifar. Ben normalde hiçbir zaman 1 saat içinde 3 defa istifar etmezdim. Bu normal bir istifar değildi , Hiç ummadığım, Hiç beklemediğim bir istifardı.. O gün yataktan kalkamadım,  hiçbir şey yiyemedim. Günümü bu şekilde bitirdim ve Pazar olmuştu artık Afyon’ a gitme vakti geldi. Dedim ve Babaannem bekliyordu. Hem okul hem dershane var. Sabah oldu yine bir heyecan, yine bir çalışma dönemi başlamıştı. Her gün sabahları dinamik kalkan ben o gün yataktan kalkamadım. Babaannem ‘ Haydi Sude kalk okula geç kalacaksın ‘ diyor ama nafile ben kendimi çok yorgun hissediyorum. ‘Babaanne ben okula gitmicem’ dememle uyumam bir oldu. Tabi babaannemin içine sinmedi ve beni uyandırıp dedemle hemen hastaneye götürdüler. Devlet Hastanesinde bir Nöroloji polikliniğinde sıra bekliyoruz. O sıra başım öyle çok ağrıyor ki hani derler ya çok fena zonkluyor. Sıra bana geldi, girdim doktorun odasına. Doktor, buyurun şikayetin nedir dediğinde, istiğfarımı, kendimi halsiz hissettiğimi ve en son olarak ara tatil öncesi derste olan olayı anlattım. Doktor, bana 2 dakika hiçbir şey söylemedi sonra Üniversite Hastanesinde tanıdığınız varsa orada hemen 1 hafta içinde MR çekinin çünkü burası 1 ay sonraya sıra verir dedi. Bizde, tamam Doktor Hanım peki korkulacak bir şey yok değil mi dediğimizde , ‘MR sonucu çıksın ondan sonra tekrar görüşelim ‘ dedi. Ve Devlet Hastanesinden çıktık. Üniversite Hastanesinde bir tanıdık yardımıyla acil bir şekilde doktorla görüşüp hemen MR sırası aldık. En erken 1 hafta sonraya vardı, aldık. Şu an o MR gününü bekliyorduk. 1 hafta o bekleyiş 1 ay gibi geliyordu. Evet yavaş yavaş olaya girmeye başladık. Lakin bu haftalık bu kadar paylaşacağım sizlerle haftaya kaldığımız yerden devam edeceğim. Beklemede kalın ve Asla Pes Etmeyin. Sizler gülümseyince daha güzel oluyorsunuz. Haftaya görüşmek üzere Hoşçakalın.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç
Sayın Gayrimenkul