Refüze, bir hakikati,  görünen, bilinen bir gerçeği kabul etmeme yani yok sayma halidir. Mesela birisi çıkıpta; ayı, güneşi, dağları, taşları, hayvanları, bitkileri ve insanları tümüyle yok saysa. Yani var olan her şeyin yokluğunu savunsa! – “Kardeşim, bu saydıklarınızı ve sayamadığınız var olan her şeyi yok sayıyorum! Bunlar zaten yok ki! Bunun için de var dediklerinizin varlığına hiçbir şekilde inanmıyorum! Yok böyle, var olan bir şey!” Demiş olsa. Bunu duyan herkes, -Aaa, kesin bu adam kafayı yemiş! Der. Yine normal bir adam sayılmadığından dolayı o kişinin varlığını toplum bir şekilde yok sayar! Muhatap alınmaz. Bir anda dışlanmış olur! Koskoca dünyada tek başına kalır! -Onu ciddiye alıp konuşulmaz. -Ona kimse güvenmez. Vesaire vesaire bu tür cümleler daha çoğaltılabilir… Yukarıda zikredilen, açıklanan konular, örnekler üzerinde biraz düşünürken: Biraz da gerçek hayatımızda ki var olan her şeyi yok sayan içimizdeki inkârcıların durumu daha da beter ve çok daha kötüdür! -Yollara, hasta hanelere, yapılan okullara ne dersin? -Yok öyle bir şey.(Bunlar yapılmadı!) -Peki Irak, Suriye ve Libya’daki yapılanlar? -Bizim ne işimiz var oralarda? -Savunma sanayimiz yüzde seksenleri aştı! -Yalan, yok öyle bir şey. -Azerbaycan’da ki iktidarın desteğine, başarısına ne dersin! – TC. Oraya cihatçı askerler gönderiyor. Birde, Azerbaycan’a Silah yardımı yapıyor! -Yani muhalefet olarak son diyeceğiniz nedir? -İktidar, hiçbir iş yapmıyor! Her şeyde başarısız… -Yani yirmi bir senede yapılan bir şey yok! Öyle mi? -Evet, aynen öyle! İktidar hiç çalışmıyor! İşte bizim muhalefetin var olanlara yani yapılanlara, var olanlara bakışı ve genel değerlendirmesi bu meyal da.  Yapılan bütün hizmetleri yok sayıyor! Anlayacağınız, İktidarın yaptığı her şeyi inkâr ediyor! Tıpkı; ayı, güneşi, dağları, taşları, hayvanları, bitkileri ve insanları tümüyle yok sayan şahsın yapmış olduğu inkâr ın tıpa tıp aynısını bizim muhalefette yapmıyor! Beş yıldızlı otel ayarında yapılmış olan ŞEHİR HASTANELERİ, Nerede ise yirmibeş bin km yi bulan duble yolları, En son sistemle donatılmış ve yeni yapılmış olan okulları, Hele hele dünyanın hayran kaldığı savunma sanayindeki ıha, siha ve füzeleri. İhracatımızdaki neredeyse on kata varan artışları yok sayan, refüze eden, inkar eden bir muhalefetimiz var!!! Maalesef ki bu inkarcılara inanmış, kanmış bir sürü insanımız var!!! Bunlar nerede ise nüfuzumuzun dörtte birine tekabül ediyor! Üzerinde mutlaka durulması gereken ciddi bir sorun! Yapılanların varlığını kabul etmeyen kitle yakın bir zamanda çoğunluğu sağlarsa; Ülkem için çok büyük tehlike kapıda bekliyor demektir! Artık, çalışanla-çalışmayanın, dürüstle-yalancının, iyi ile kötünün bir farkı olmaz sa! İşte o zaman yandık demektir! Dışarıda düşmanı beklemeye ne gerek var! Biz biri birimize yeteriz. Aynen Irak’ta, Suriye’de, Libya’da, Afganistan da olduğu gibi! Allah korusun! O zaman iktidar; hep hizmet, hep yatırım demeyi bir kenara bırakıp! Bir taraftan yatırım ve hizmetler devam ederken; öbür taraftan da bu inkarcı, her şeyi reddeden ve halkı bu yönde kandıran kesimlerle mutlaka uğraşmalıdır. Sadece onlarla uğraşmak yetmez. Aynı zamanda birliğimizi, beraberliğimizi bozan bu şer odakları mutlaka etkisiz hale getirilmeli! Hiçbir şekilde bu fitne ve fesada müsamaha gösterilmemeli! Çünkü bu fitne gurubu enflasyon kadar, terör kadar tehlike arz etmektedir! Halkımızın, Ülkemizin çıkar ve menfaati baz alınarak; doğru, yansız bilgi alama ve bu doğrultuda rahatça karar verebilme  ve buna uygun şekilde bir davranış bir hareket imkanını sağlanmalıdır!..