Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Kemal Demirkırkan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

ÇEDES. DİN EĞİTİMİ Mİ, DEĞERLER EĞİTİMİ Mİ?

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin bütçe görüşmeleri sırasında mecliste yaptığı konuşmada “Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2023 yılı itibariyle geçerli 2709 protokolümüz var. Bunların içinde sizin tarikat, cemaat dediğiniz, bizim STK dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Onlarla da protokol yapmaya devam edeceğiz.” demişti. Aslında sadece okullarda değil, hayatın her alanında iktidarında desteklediği ya da görmezden geldiği laiklik karşıtı eylemlere sıkça rastlamaya başladık. Gün geçmiyor ki hilafet yanlısı bir eylem, şeriat yanlısı bir açıklama duymayalım. Bu konuşma devlet okullarının, cemaatlerin arka bahçesi olduğu tartışmalarını alevlendirdi. Milli Eğitim bakanlığına bağlı okullarımız uzun süreden beri, adeta belirli bir inanç ve mezhebi temsil eden zihniyetin kuralları ve uygulamaları ile karşı karşıya. Tartışmanın aslı, özellikle belirli cemaat ve tarikatlara bağlı derneklerin bakanlığın izni ve desteği ile okullara girmesi ve çocuklarımıza kendi düşüncelerini empoze etmeleriydi. Okulda din bilgisi öğretmeni varken, dışarıdan bu okula imam atanması, rehber öğretmenler varken, cami imamlarına okullarda manevi danışmanlık kadrosu verilmesi neyin nesidir? Ülke genelinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) projesi ile ilgili çalışmaları tartışılırken ilimizde durum nedir? CİMER’e aşağıdaki soruları sordum: “1- Bu çerçevede Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile imzalanan protokoller var mıdır? Eğer varsa hangi kurumlarla protokoller yapılmıştır? 2- İmzalanan protokoller sonucu Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı okullarda okul içi veya dışında etkinlikler yapılmış mıdır? (ÇEDES vb. ) 3- Hangi okullarımızda bu etkinlikler yapılmaktadır? Adı geçen etkinlikler nelerdir? 4- Okul dışında yapılan etkinlikler için öğrenci velisinin onamı alınmakta mıdır? 5- Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullara Diyanet İşleri Başkanlığı ya da diğer kurum, kuruluş veya dernek tarafından görevlendirme ya da atama yapılmış mıdır? Atama yapıldıysa kaç kişi, hangi görevle atanmıştır.” CİMER tarafından gönderilen cevapta “projenin gönüllük esasına dayalı olarak veli izin belgeleriyle yürütüldüğü, çalışmaların öğretim programında yer alan; “adalet, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk, vatanseverlik ve yardımseverlik” değerlerini kapsadığı, ÇEDES Projesinin bir din eğitimi değil, değerler eğitimi olduğunun altı çiziliyor. Proje paydaşı olan Devlet Kurumlarından belirlenen uzmanların sadece okul dışı değerler kulübü çalışmalarına (araç, uzman personel desteği vb.) kulüp öğretmenine destek vermelerine yönelik bir işbirliği yapıldığı, Diyanet İşleri Başkanlığından da herhangi bir atama yapılmasının söz konusu olmadığı” belirtilerek, son cümlede “Ayrıca projenin hiçbir tarikat, cemaat veya STK ile bir protokolü veya bağı bulunmamaktadır. Bu konudaki kaygılar bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır.” denilmekte. FETÖ’den Ders Almamış Bir İktidar Devletimin verdiği cevaba güvenmekle birlikte, İl Milli Eğitim Müdürlüğü sitesinde ÇEDES İl Koordinasyon Kurulu Toplantısının Din Öğretimi Genel Müdürlüğü Uluslararası Eğitim Öğretim Daire Başkanı başkanlığında toplandığı, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü Şube Müdürü, Diyanet İşleri Başkanlığı ÇEDES Koordinatörü, İl Milli Eğitim Müdürü, Afyonkarahisar Gençlik ve Spor İl Müdürü, İl Müftü V. Harun Yılmaz’ın katıldığı belirtiliyor. Koordinasyon toplantısının Din Öğretimi Daire Başkanı başkanlığınca yapılmasının, koordinasyon kurulunun ağırlıklı olarak Din öğrenimi ve müftülük elemanlarından oluşmasının, toplantıda eski İHH Başkanı Gençlik Merkezi Müdürünün de bulunması size ne anlatıyor bilemem ama bana göre Milli Eğitim Bakanlığı’nın “Değerler eğitiminden” sadece ve sadece “din eğitimi” anlamını çıkardığı çok açık. Yine açık kaynaklar üzerinde yapacağınız kısa bir araştırmada ÇEDES Projesi kapsamında Afyonkarahisar İl Müftülüğü tarafından ÇEDES öğrencilerine yönelik iftar programı düzenlendiği, başka bir etkinlikte İl Müftülüğü vaizesinin öğrencilere “Müslümanın yapması gereken sorumluluklar” konulu konferans verdiği görselleriyle birlikte bulabilirsiniz. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde pek çok farklı dine inanan, farklı mezhepleri olan veya herhangi bir dini inanca sahip olmayan yurttaşlarımız da vardır. Burada yapılmak istendiği gibi “Tek bir din ve mezhep anlayışı üzerinden kurgulanan bir sistemde vatandaşların vicdan hürriyetinden söz edilemez.” İktidar FETÖ’den yeterince ders alamamış olacak ki devlete ve millete ihanet eden cemaatlere yenisini eklemeye çalışmaktadır. AK PARTİ iktidarı 22 yıldan beri anayasamızın 4. Maddesinde belirtilen Laik Türkiye Cumhuriyeti ve Milli Eğitim Kanunu’nun 12 maddesinde yer alan “Türk milli eğitiminde laiklik esastır.” maddelerini adım adım çiğnemeye devam ediyor. Bu yazıyı okuyup hemen “Din eğitimine karşı mısınız?” sorusunu soranlar olacaktır. Ben Sünni bir Müslüman olarak din eğitiminin belirli bir yaştan sonra başlaması gerektiğini ve bu görevin de asli sorumlusunun aile olduğunu düşünmekteyim. Öğrencinin din eğitimi kendi ailesi tarafından, kendi ortamında verilmelidir.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç
Sayın Gayrimenkul