Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Şemseddin Yasan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Adaylıkta  Israrcı Olma

                     Partilerin aday adayları ağır ağır piyasaya çıkmaya başladı.  Görsen, hepsinin morali gayet iyi, çok ümitli ve aşırı derecede iddialılar…

Aşkla, şevkle hemen işe başladılar.

                      Sürekli halkın içine girip saatlerce konuşa konuşa, baya ciddi ciddi propaganda yapıyorlar. Destekçilerinin çok olduğunu ve bu sebeple kendilerinin aday olması durumunda kesinlikle kazanacağını ısrarla söylüyorlar.  Ayrıca parti genel merkezinde de kendilerini destekleyen adamları olduğunu bu yüzden de en güçlü adayın yine kendileri olduğunu ısrarla anlatıyorlar…

Peki, gerçekten de durum onların söylediği gibi mi? Tabi ki, büyük çoğunluğu için hayır. Aslına bakılırsa, Şu ana kadar iyice netleşmiş karar aşamasına gelmiş öyle bir isim yok. Çünkü partiler bu konuda aşırı hassas davranıyor! Genellikle halkın beklentilerini, isteklerini göz önünde bulundurmanın yanında; birde aday adayları içinde kendileriyle uyumlu çalışabilecek, sorun problem çıkarmayan, partiye yakın isimler arasından düzgün bir adayı belirlemeye, seçmeye çok gayret ediyorlar! Bilhassa mahalli seçimlerde bazı partiler; kendi seçmeleriyle farklı farklı isimleri düşüne biliyor! Aynı adayın seçilmesi husun da mutabık olamayıp, bu konuda iyice zıtlaşmaya kadarda gidebiliyorlar! Böyle bir durumda, yüzde yüz halkın istediği aday mutlak kazanıyor! Hem de nereden, hangi partiden aday olursa olsun seçmenin mutlaka dediği, istediği oluyor. İlimizde bunun örneği çoktur: AK Parti, %90 civarında oy aldığı İscehisar’da, daha önce çok az oy almış olan DP’nin adayı Ahmet Şahin, Belediye Başkanı olmuştur! Yine aynı şekilde Erkmen Kasabası’nda Memduh Kuş, aday gösterilmediği için bağımsız olarak Belediye başkanı seçilip, daha sonra AK Parti’ye geçmiştir. Yine ha keza, CHP’nin kendi kalesi gibi gördüğü Sultandağı’nda halkın istemediği bir aday çıkarmaları sonucunda; Belediye Başkanlığını ilk defa AK Parti’ye kaptırmış oldular! Bu tür hatalar partilerin artık, halkın gözünün içine bakarak aday tespitini yapmalarına sebep olmuştur. Hal böyle olunca anketlerin, kamuoyu yoklamalarının önemi artırmaya başlamıştır. Mahalli seçimler öncesinde; aday adayları içerisinden partinin doğru, seçilebilecek adayları belirleyebilmesi için parti teşkilatlarına gerçekten çok büyük işler düşüyor! Adayların belirlenmesi hususunda parti genel merkezine; kendilerinin ya da beraber hareket ettikleri diğer büyüklerinin konumunu daha da güçlendirecek isimlerde çok ısrarcı olmaları;  geri dönülemeyecek çok büyük hatalara yol açabiliyor. Partiler, bu tür olumsuzlukları bir daha yaşamamak için; işinin erbabı olmuş partilileri görevlendirerek, çok kapsamlı bir çalışma ile halkın beklentilerine uygun adayları bulmaya gayret ediyorlar! Bu hususta: 1-Anketler, kamuoyu yoklamaları yapılır. 2-Genel merkezi temsilen her ile araştırma heyeti gönderilir. 3-Varsa millet vekilleri ve teşkilatlardan görüş istenir. 4-İl koordinatörlerinden görüş ve teklifler alınır. 5- Teşkilatın görüşünü öğrenmek için temayül yoklaması yapılır. Tabii bunu her parti yapmayabilir. Genellikle seçimlerde çok iddialı olan partiler, adaylarını şu yukarıda belirtilmiş olan dört-beş ana kriteri esas alarak bilgi ve belgeleri bir arada toplayıp, buna göre hazırlanmış olan bir rapor eşliğinde, üç veya dört kişilik bir aday listesi hazırlanır. En sonunda da, gelen bu veriler ışığında oluşturulan listelerle birlikte hazırlanmış olan bu rapor Parti Genel Başkanına sunulur. Seçim işleri başkanı ile genel başkan yardımcıları; Parti Genel Başkanının başkanlığında gelen bilgi ve belgeler ışığında gelen her  liste içinden birer isim seçilip aday olarak belirlenmiş olur!..  

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç
Sayın Gayrimenkul