Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Kemal Demirkırkan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

Merhaba

Kocatepe Gazetesinde uzun süre devam ettiğim köşe yazılarıma bir süre ara vermek zorunda kalmıştım. Geçtiğimiz hafta içinde Megabirlik Genel yayın Yönetmeni Selcen Dilek Çöygün’den gelen “Yeniden köşe yazılarına başlar mısınız” teklifi sonrası, haftalık yazılarıma yeniden başlama kararı aldım. Düşündüklerimi sansürsüz bir şeklide sizlerle paylaşma fırsatı sunan Gazete 3 yönetimine şimdiden teşekkür ederim. Afyonumuzun ve ülkemizin gündemini, kendi bakış açımızdan yorumlayıp, birlikte düşünmeye başlayacağız. Eleştiri ve önerilerinize daima açık olduğumu belirteyim. AKP Gençlik Kolları Başkanı Protokol Üyesi mi? Geçtiğimiz hafta içinde Afyonkarahisar’da Multıpl Skleroz (MS) Hastaları Derneği açıldı. Öncelikle belirtmek isterim ki Afyonkarahisar’da bu tür derneklerin sayısının artması hem bu hastalıklardan muzdarip olanların sorunlarına çözüm bulunmasında, hem de toplum nezdinde farkındalık yaratılmasında önemli rol oynayacaktır. Bu anlamda başta dernek başkanı Sude Karakoç olmak üzere derneğin kurulmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Sayın Betül Büyükkılıç ve Afyonkarahisar İl Genel Meclisi Başkanı sayın Burhanettin Çoban’a da dernek ve üyelerine olumlu katkı sağlama sözü vermeleri nedeniyle teşekkür etmek istiyorum. Derneğin açılış toplantısına katıldığımda fazlasıyla gözüme batan iki ayrıntıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Birincisi Multipl Skleroz, tüm dünyada en çok disabilite (özürlülük) yaratan hastalıklardan birisidir. Hastalarımızın büyük bir kısmı tekerlekli sandalye ya da bazı yürüme aparatlarını kullanarak yaşamlarını sürdürürler. MS Derneği’ne verilen yer Afyonkarahisar Valiliği’nin arkasında çıkılması oldukça zor bir yokuşun bitiminde. Sağlıklı kişilerin bile yürüyerek zor çıkacakları bir yerde. Bu anlamda dernek üyelerinin ve hastaların başka birinin yardımı olmaksızın buraya ulaşımı imkansız denilebilir. Derneğimize yer gösterenlerin bu konuda hassasiyet göstermesi gerekirdi. Tanık olduğum önemli ayrıntı ise derneğin açılışı sırasında konuşmaya davet edilen AKP Gençlik kolları Başkanı Ethem Karahan’ın hangi sıfatla konuşma yaptığıydı. Protokol konuşması ise, arkadaşımız protokolde değil. Konunun uzmanı olsa, bir Nöroloji Uzmanı olarak ismini duyardım. Velhasıl anlamakta güçlük çektim. Toplumun tüm kesimlerine hitap eden bu tür derneklerin politize edilmesinin çok yanlış olduğunu düşünen sadece ben miyim? Artı İsrail’e Trip Atmayı Bırakıp, Yaptırımlara Başlasak mı? Vicdan sahibi olan kimselerin İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırıma tepkisiz kalacağını düşünemiyorum. Ancak halkımızı gösterdiği tepkileri de anlamakta zorlanıyorum. İsrail ürünü olduğu düşünülen malları marketten satın alıp, sonra da yere dökmek ne derece işe yarıyor bilemiyorum! Vatandaşımız kolaları sokağa dökerken, hükümetimiz daha geçen hafta, adı geçen kola şirketine gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası, %60 vergi indirimi ve % 25 yatırıma katkı oranı içeren teşvik verdi. Bazı kendini bilmezlerin İsrail’e destek olduğu iddia edilen kafelerde oturan Türk vatandaşlarını tehdit etmesi ise kesinlikle kabul edilemez bir tavır. Vatandaşlarımızın bu tür olaylarda daha aklı selim davranması gerektiği açık. Öte yandan her fırsatta Hamas’ı savunan ve İsrail’i eleştiren iktidarın da ne yapmaya çalıştığını da anlamak zor. Konuşurken mangalda kül bırakmayan Cumhurbaşkanımız ve iktidar temsilcilerinin İsrail’e yaptırım konusunda neden suskun kaldıklarını anlayamıyorum. Ne mi yapılabilir? 7 Ekimden bu yana Türkiye’den İsrail’e toplam 293 gemi ile mal taşındığını biliyor musunuz? Ne taşıyoruz; Akaryakıt, jet yakıtı, gıda. İsrail’e mal taşımada ABD ve Çin’in ardından 3. Sırada yer alıyoruz. Eğer iktidarımız İsrail’i boykot etme konusunda ciddiyse İsrail’le ilişkilerini yeniden gözde geçirir. İsrail’e giden petrolün %40’ının bu ülke topraklarından geçmesine engel olarak, Gazze üzerine bomba yağdıran savaş makinelerini susturur. Kürecik radar üstünden İsrail’e bilgi akışını keser. Ülkemiz üzerinden İsrail’e taşınan her türlü malzemeye amborgo koyar. Türkiye’den her gün bir kargo uçağının İsrail’e malzeme taşımasına ve (eğer doğruysa) İngiltere’nin Türkiye üzerinden yaptığı iddia edilen silah yardımına acilen engel olur. Türkiye devleti trip atmayı bırakıp bir an önce yaptırımlara başlamalı. Bence, vatandaşlarımızın, firmalar yerine hükümeti protesto etmesi daha doğru olur.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç
Sayın Gayrimenkul