Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Veli CENGİZ
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

LEYLEK VE KIRLANGIÇ

İki göçmen kuş Leylek ve Kırlangıç. Sonbaharda, kışa girmeden sıcak ülkelere yola düşerler. Orada da yuvaları vardır, Anadolu’da da. Elleriyle koymuş gibi hiç zorluk çekmeden bulurlar yurtlarını. Bir bakıma ilkbaharın müjdecisidirler. !5 Marttan sonra yuvalarına dönerler. Leylekler gagalarını birbirine vurarak geldiklerini haber verirler. Leyleği uçarken görmek mutlu olmayı getireceğine, yuvada veya yerde gezinirken görmek zorluklar yaşayacağına delalettir. Bursa/Karacabey’de yaşayan Adem Yılma için havada veya karada nerede görürse ona mutluluk veriyor… Hele birde Sandalına gelip konarsa değme keyfine hem Adem Yılmaz hem de Yaren Leyleğin. Konuşurlar bol bol… Sonrada Yaren’e balık ziyafeti! 8 yıldır dostlukları bu şekilde sürüp giderken film teklifi almışlar, o film çekiliyor Bursa/ Karacabey’de. Kırlangıçlar da uzaklardan kanat çırpa çırpa zor yetişirler yuvalarına. Bir telaş içindedirler anlatılmaz. Vıcır vıcır da öter dururlar. Yuvaların bakımımı, yumurtlama ve yavruların bakımı düzen içinde sürer gider… Kırlangıç deyince sözü rahmetli Bekir Coşkun’a bırakmak gerekir. Çünkü onları rahmetli gibi güzel izleyen takip eden olmadı hiç. Buyurun:   “Ayvalık’ta bir açık hava otelindeyim, resepsiyon da açıkta. Resepsiyonun köşesinde bir kırlangıç yuvası var; üç yavru, kafalar dışarda, gagalar açık. Anne ve baba gidip gelip yiyecek getiriyorlar ve ayrı zamanlarda geldikleri için birbirlerini görmüyorlar. Anne birinci yavruya yem veriyor, birazdan baba gelip ikinciye, anne tekrar geldiğinde üçüncüye, baba gelip birinciye. İnanılır gibi değil, sırayı hiç şaşırmadılar: ADALET. Akşama doğru sudan çıktım, baktım yuvaya siyah bir kedi yaklaşmış. O ufacık ana baba canhıraş bir şekilde dalıp, çıkıp kediyi uzağa kadar kovaladılar: CESARET. Otel sahibi şunları anlattı: Bahar başlarında göçten döndüklerinde yuvanın bulunduğu bölümün kapalı olduğunu görünce, resepsiyon görevlisinin kaldığı odaya girip çıkıp onu uyandırmışlar: AKIL.   Sabah su içmek için fıskiyenin üzerinde dolaşıp çığlıklar atıyorlardı, ta ki fiskiye açılana kadar: İLETİŞİM. Yuvalarını öyle bir yaparlar ki yıllarca dayanır: KALİTE. Yazları sıcak ülkelere göç ederler: YENİLİK. Onların yaptığı yuva, diğer kuşların saman çöplerini üst üste koyarak yaptığı dingildik yuvalara hiç benzemez. Benzer bir yuva yapabilen başka bir kuş yoktur: FARKLILIK. Hiç kırlangıçları bir yerde pineklerken hatırlıyor musunuz? Devamlı uçarlar: ÇALIŞKANLIK. İnanılmaz hızlıdırlar, su zerresini havada yakalarlar: HIZ. Binlerce mil uzaktan hep aynı yuvaya dönerler. Ömürlerinin sonuna kadar yuvalarına bağlıdırlar:   YURT SEVGİSİ Kırlangıçları hep çok sevdim .. Kırlangıçlarla ilgili sn. arkadaşım Hilmi Gürdal’ın anlattığı bir kıssadan Hisseyi sizlerle paylaşmak isterim. “Köyün bilgesi, kırlangıçların bir alçaktan bir yüksekten uçmalarını çözememiş. Evinin hayatında yuva yapmış olan kırlangıca sormuş bu durumu. Kırlangıç, “Uçarken bela alttan geliyorsa yukarı çıkarım, üstten geliyorsa alta inerim! Bir alt bir üst hayat böyle devam edip gidiyor işte.” İnsanoğlunun doğadan öğreneceği çok şey değil mi sevgili okurlarım. Öğrenen huzur içinde, öğrenmeyen “Niye ben böyleyim!” diye bitmeyen dertlerle uğraşıp duruyor… Mutlu kalınız…    

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER

Reklamı Geç
Sayın Gayrimenkul