Değişen siyasi atmosferde son günlerde en büyük adım Türkiye-Mısır arasında yaşandı. İlk olarak 2013 yılında Savunma Bakanı olarak görev yapan Sisi’nin Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı askeri darbe düzenlemesi Türkiye ile Mısır arasındaki gerilimin başlamasına neden olmuştu. Sonrasında Türkiye ile Libya, 2019’da Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Anlaşması’nı imzalamasının ardından Türkiye’nin Mısır ile ilişkileri gerilme noktasına gelmişti. İlişkileri normalleştirilmesi adına 2021 yılında üst düzey yöneticiler nezdinde toplantılar gerçekleştirilmiş olsa da Türkiye’nin Libya’daki önemli adımlarına ve Doğu Akdeniz’deki stratejik politikalarına Mısır tarafından ciddi eleştiriler yapıldı. Bu nedenle de her iki ülke arasında gerilimler artarak devam etti. 2022 yılında ise iki ülke arasında önemli bir normalleşme adımı Dünya Kupası açılış maçında gerçekleşti. Erdoğan ve Sisi Dünya Kupası maçında el sıkışarak basına poz verdi. Sonrasındaki önemli bir başka adım ise Türkiye’nin yaşamış olduğu 6 Şubat depremleri sonrasında gerçekleşti. Hemen sonrasında ise iki ülkenin Dışişleri Bakanları karşılıklı karar alarak büyükelçi atama kararlarını kamuoyu ile paylaşmıştı. Yaşanan gelişmeler ışığında ise 11 yıl aradan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kahire’ye gideceğini yakın bir zamanda açıkladı ve dün itibariyle Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır’ı kapsayan üç günlük yurt dışı seyahatine başladı. Ziyaretler kapsamında yapılacak görüşmeler ve alınacak kararlar başta bölge ülkeleri İsrail, Libya ve Sudan tarafından merakla beklense de Yunanistan tarafından da atılacak adımlar merak ediliyor. Çünkü Yunanistan Doğu Akdeniz enerji sahalarında aktif rol almak isteyen ülkelerden biri… Diğer yandan görüşme Sisi için de büyük önem arz etmektedir. Nitekim Türkiye’nin Sisi’nin iktidarlığını uzun yıllar kabul etmemesi ve yakın dönemde ikili ilişkilerin yeniden toparlanmaya başlaması ve bu kapsamda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır’a gitmesi Sisi’nin bölgedeki kazanımı açısından da oldukça kıymetli… Ziyareti önemli kılan bir başka konu ise Türkiye’nin, Filistin İsrail savaşı sürecinde bu ziyareti gerçekleştiriyor olması. Türkiye’den ve bölge ülkelerden Filistin’e yapılan yardımlar Refah sınır kapısı üzerinden gerçekleştiriliyor. Bu nedenle iki ülkenin ilişkilerinin normalleşmesi ve ikili politikaların normal düzeyde ilerlemesi büyük önem arz ediyor. Diğer yandan Libya konusunun da yeniden masaya yatırılması ziyarette beklenen konular arasında yer alıyor. Nitekim Türkiye’nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz geçtiğimiz yıllarda bölgedeki şartların uygun olması durumunda halihazırda kapalı olan Türkiye’nin Bingazi Başkonsolosluğunu yeniden faaliyete geçirecekleri açıklamasında bulunmuştu. Görüleceği üzere Erdoğan-Sisi arasındaki 11 yıl aradan sonraki stratejik görüşme birden fazla önemli konunun masaya yatırılması açısından büyük önem arz etmektedir. İkilinin bir araya gelmesi sadece Türkiye ve Mısır açısından değil, bölgesel işbirliklerinin yeniden gündeme gelerek canlanması açısından da önemlidir. Diğer yandan Türkiye olmadan Doğu Akdeniz’de hiçbir stratejik adımın atılamayacağı ve olası bir siyasi politikanın da yapılamayacağı bu ziyaret ile netleşmiş olacaktır.