Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Selim Bakal
Selim Bakal

Terörden Arınan Bir Gelecek: Türkiye’nin Zorlu Sınavı ve Umudu

 

Türkiye Cumhuriyeti, tarihi boyunca birçok iç ve dış tehditle karşı karşıya kalmış, özellikle terör örgütleri nedeniyle çok ağır bedeller ödemiştir. 1980’li yıllardan itibaren güvenlik gündeminin merkezine oturan PKK terörü, 40 yılı aşkın süre boyunca binlerce cana mal olmuş, ülkenin sosyal dokusunu ve ekonomik gelişimini sekteye uğratmıştır. Ancak gelinen noktada Türkiye, teröre karşı yürüttüğü kapsamlı ve kararlı mücadeleyle önemli bir eşiği geride bırakmak üzeredir. Son olarak, PKK’nın kendini feshetmesi ve Süleymaniye’de silah bırakmanın ilk aşamasının gerçekleşmesi, “Terörsüz Türkiye” hedefine doğru atılmış büyük bir adımdır.

Bu süreçte yalnızca güvenlik güçleri değil, milletin her ferdi büyük fedakârlıklar yapmıştır. Teröre karşı verilen mücadelede hayatını kaybeden binlerce şehidimiz, Türkiye’nin hafızasında silinmez izler bırakmıştır. Terörle mücadele sadece dağlarda değil; şehirlerde, eğitimde, siyasette ve toplumsal bilinçte de verilmiştir.

Türkiye’nin terörle sınavı yalnızca PKK ile sınırlı kalmamıştır. 2016 yılında, FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) tarafından gerçekleştirilen hain 15 Temmuz darbe girişimi, Cumhuriyet tarihinin en karanlık gecelerinden biri olarak hafızalara kazınmıştır. Kendi ordusunun üniformasını giyen hainler, halkın iradesine silah doğrultmuş, TBMM’yi bombalamış, yüzlerce vatandaşımızı şehit etmiştir. Ancak bu karanlık gece, aynı zamanda Türk milletinin demokrasiye ve milli birlik ruhuna nasıl sımsıkı sarıldığını da göstermiştir.

15 Temmuz, Türkiye için sadece bir direniş değil; bir dönüm noktası olmuştur. Devletin FETÖ gibi yapıların sızmalarına nasıl zemin hazırladığını sorguladığı, hatalarından ders çıkardığı ve yeniden yapılandığı bir süreç başlamıştır. Bu süreçte yargıdan eğitime, güvenlikten bürokrasiye kadar birçok alanda köklü reformlara gidilmiş, kamu kurumlarında liyakat esaslı bir yapının inşası hedeflenmiştir.

Bugün Türkiye, geçmişin acı tecrübelerinden ders almış bir şekilde geleceğe bakmaktadır. Terörle mücadelede yalnızca silahlı önlemler değil, aynı zamanda sosyal politikalar, bölgesel kalkınma projeleri ve toplumsal bilinçlendirme çalışmaları da hayati önem taşımaktadır. Türkiye artık sadece terörle savaşan bir ülke değil, aynı zamanda terörün kök nedenleriyle yüzleşen, çözüm üreten ve istikrar inşa eden bir noktaya gelmiştir.

Bu değişim, aynı zamanda ekonomik ve diplomatik alanda da etkilerini göstermektedir. Terör tehdidinin azalması, yatırım ortamını iyileştirmekte, turizmden sanayiye kadar birçok sektörde güveni artırmaktadır. Bölgesel güç olma iddiasını sürdüren Türkiye, artık terörle mücadelede edindiği tecrübeyi uluslararası platformlarda da paylaşmakta, küresel güvenlik stratejilerine katkı sunmaktadır.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün yıl dönümüne yaklaşırken, bu vatanın evlatları bir kez daha şehitlerine rahmet, gazilerine minnet, demokrasisine ise sonsuz bağlılıkla sahip çıkmaktadır. Bugün dünden daha bilinçliyiz; kimse artık bu milletin iradesini gasp edemeyeceğini, kurumlara sinsice sızamayacağını, halkı birbirine düşüremeyeceğini çok iyi bilmektedir.

Türkiye’nin terörle mücadelesi, sadece bir güvenlik sorunu değil; bir varoluş meselesi olmuştur. Ve bu mücadelede en büyük silah, milletin birlik ve beraberliğidir. Artık hedef, daha güçlü bir demokrasi, daha müreffeh bir toplum ve terörden tamamen arınmış bir gelecek inşa etmektir.

 

Verified by MonsterInsights