Nöbetçi Eczaneler
Britanya Beslenme Dergisi’nde (British Journal of Nutrition) yer alan yeni ve geniş çaplı bir araştırma, günlük hayatta sıkça tüketilen su, kahve ve çay üçlüsünün beklenmedik derecede önemli bir sağlık faydası olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre, günde toplam 7 ila 8 bardak içecek tüketimi ve bu miktarın su, kahve, çay arasında dengeli bir şekilde dağıtılması, genel ölüm riskini belirgin bir biçimde azaltıyor.
Metabolik Denge ve Koruyucu Etki
Uzmanlar, araştırmanın sonuçlarına göre özellikle günlük 4 bardak su tüketiminin ardından, kalan miktarın kahve ve çay ile dengelenmesinin uzun ömürle güçlü bir ilişkisi olduğunu saptadı.
Beslenme uzmanı Ella Davar, bu kombinasyonun gücünü şöyle açıklıyor:
“Hidrasyonun temelini su oluştururken, kahve ve çay gibi polifenol açısından zengin içecekleri eklemek faydayı katlıyor. Bu üçlünün birleşimi, kalp-damar sağlığını, metabolik dengeyi ve bağışıklık direncini suyun tek başına sağlayabileceğinden çok daha güçlü biçimde destekliyor.” Kahve ve çaydaki polifenoller, klorojenik asit ve kateşinler gibi bileşenler sayesinde inflamasyon kontrolü ve sindirim sağlığı üzerinde koruyucu rol oynuyor.
Önemli Vurgu: Çeşitlilik Miktardan Daha Önemli
Bilim insanları, sağlıklı etkiyi maksimize etmek için içilen toplam miktardan çok, içeceklerin çeşitliliğinin önemli olduğuna dikkat çekiyor. “Variety > volume” (çeşitlilik miktardan daha önemli) vurgusu yapan araştırma ekibi, bu dönüşümlü tüketim döngüsünün aynı zamanda aşırı şeker veya kafein alımının önüne geçtiğini belirtiyor.
İdeal denge için uzmanlar, güne egzersiz sonrası bir bardak su ile başlamayı, günün erken saatlerinde bir veya iki fincan kahve tüketmeyi ve öğleden sonra iki-üç fincan yeşil veya siyah çay içmeyi öneriyor. Bu döngü, Türk kültüründe kahve ve çayın zaten günlük rutinin bir parçası olması nedeniyle, Türkiye’deki tüketiciler için özellikle sevindirici bir sonuç olarak değerlendirildi.
