Nöbetçi Eczaneler
Köyün içinden geçen ve bir zamanlar doğal akışıyla bilinen çay deresi, şimdi kanalizasyon atıkları nedeniyle adeta pis su deresine dönüşmüş durumda. Özellikle yaz aylarında köyde bulunan gurbetçilerin de gelmesiyle birlikte nüfusun 10 bine kadar çıktığı Adayazı’da, sorun dayanılmaz bir hal aldı.
AKŞAM SAATLERİNDE PİS KOKU YÜZÜNDEN PENCERELER AÇILMIYOR
Köy halkı, özellikle akşam saatlerinde artan pis koku nedeniyle pencerelerini açamaz hale geldi. Sıcak havalarda artan koku sinek istilasına da neden oluyor. Köy sakinleri, gündelik hayatlarını maske ile sürdürmeye çalışıyor. Bir köy sakini, evinin dere kenarında olduğunu belirterek geçtiğimiz aylarda eşini kaybettiğini, doktorun “Bu zehri nereden aldın?” dediğini ifade etti. Bu açıklama, dere suyunun insan sağlığı üzerinde ciddi riskler taşıdığına işaret ediyor. Köy sakinleri ve yaz aylarında memleketlerine dönen gurbetçiler, yaşanan çevre felaketine karşı tepkili. Çocukların oyun alanı olarak kullandığı çevrede lağım sularının akması, ciddi sağlık tehditlerine yol açıyor.
“BIRAK İNSAN YAŞAMASINI HAYVAN DA YAŞAMAZ”
Adayazılı vatandaşlar, yaşadıkları sorunları Gazete 3’e anlattı, yetkililere acil çağrıda bulundu. Hikmet Aksoy, “Bu koku köyümüzdeki tamamen hayvanları ve insanları tehdit eder duruma geldi. Bu derenin kokusunun bir an önce yetkililer tarafından görülüp duyulup bir çaresine bakılmasını istiyoruz. Zira siz de geldiniz şahit oldunuz, burada bu kokuda insan yaşamaz. Bırak insan yaşamasını hayvan da yaşamaz. Hayvanlardan da özür diliyorum bu arada hayvanlara hayvan dediğimiz için. Bizim bu dere yaklaşık olarak 4 yıldır bir bayan teyzemiz eşini doktora götürüyor. Doktor sen bu zehri nerden aldın diyor ve adam şu anda rahmetli oldu. Allah rahmet eylesin.”
“BİZ DE İNSANIZ BİZİMDE CANIMIZ VAR, BİZE BİR ÇARE BULUN”
Eşini kaybettiğini anlatan Fehmiye Akın, yetkililerden çare bekliyor: “Ben eşimi kaybettim şu kokudan dolayı. Ben de kendim tansiyona yakalandım. Üç güne bir hastanedeydim raporlarımı göstereyim. Biz de insanız bizimde canımız var. Bize bir çare bulun.”
“BURADA YAŞAMANIN MÜMKÜNATI YOK”
Köy sakinlerinden Abdullah Altınok da köyde yaşamanın mümkün olmadığını ifade etti: “Bu köyde yaşıyorum. Bu köyde bizler yaşıyoruz da nasıl yaşadığımızı bilmiyoruz. Bu koku bütün insanları rahatsız ediyor. Dışarıdan gelen bile olmuyor. Genç çocuklar bile gelip bu köyde yaşamak istemiyor ve bu köyün tek farkı hizmetin gelmemesi. Nedeni köyden geçen su kanallarının hepsi betonarme, altı ve üstü yapılı ve vaziyette. Burada yaşamanın mümkünatı yok.”
KÖYLÜ YETKİLİLERDEN ÇÖZÜM İSTİYOR
Köylüler, ilgili belediye ve çevre sağlığı birimlerinden ivedilikle harekete geçilmesini, dereye akan kanalizasyon hattının acilen kesilmesini ve kalıcı bir altyapı çözümünün hayata geçirilmesini talep ediyor. Abdullah Altınok, “Sayın yetkililere diyorum ki bir an önce bu köyün, bu olayın çözümünü istiyoruz yani ne gerekiyorsa” dedi. >>>Haber MERKEZİ
