Türkiye’nin doğal zenginlikleri arasında önemli bir yere sahip olan ve çok sayıda canlı türüne ev sahipliği yapan Eber Gölü, son yılların en şiddetli kuraklık dönemlerinden birini yaşıyor. Küresel iklim değişikliğinin ve bölgedeki bilinçsiz sulama faaliyetlerinin etkisiyle su seviyesinde endişe verici bir düşüş yaşanan göl, adeta bir çevre felaketinin eşiğinde.

Yaz döneminin kurak geçtiği Afyonkarahisar’da, Eber Gölü için çalan tehlike çanları artarak devam ediyor. Türkiye’nin en büyük göllerinden birisi olan Eber Gölü’nde bir zamanlar sazlıkların arasında gezen kayıklar şimdilerde karaya oturan görüntüsüyle görenlerin içini sızlattı.
Göldeki Çekilme Gözle Görülür Düzeyde
Bir zamanlar balıkçıların ve kamış toplayıcılarının teknelerle gezindiği geniş sazlık alanlarıyla bilinen Eber Gölü’nde, suların çekilmesiyle ortaya çıkan manzara durumun ciddiyetini ortaya koyuyor. Türkiye’nin 12. büyük gölü olma özelliğini taşıyan bu önemli sulak alanda, suyun çekildiği bölgelerde artık motorlu taşıtlarla ilerlenebiliyor. Kıyı şeridinde karaya oturmuş ve terk edilmiş onlarca tekne ise “kayık mezarlığı” olarak nitelendirilen hüzün verici bir görüntü oluşturuyor. Bu durum, gölün ekolojik fonksiyonlarını yitirme riskiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

Yaz döneminin kurak geçtiği Afyonkarahisar’da, Eber Gölü için çalan tehlike çanları artarak devam ediyor. Türkiye’nin en büyük göllerinden birisi olan Eber Gölü’nde bir zamanlar sazlıkların arasında gezen kayıklar şimdilerde karaya oturan görüntüsüyle görenlerin içini sızlattı.
Uzman Görüşü: “Su Seviyesi Yüzde 2 Seviyelerinde”
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Eber Gölü Alan Kılavuzu Kadir Ateş, mevcut durumun endişe verici boyutlarda olduğuna dikkat çekti. Ateş, yaptığı açıklamada, “Eber Gölü’nde suyun olmaması ve teknelerin karada kalması, ekosistem için büyük bir tehdit oluşturuyor. Eskiden 145 kilometrekarelik bir alana sahip olan gölümüz, şu an ne yazık ki bitme noktasına gelmiş durumda ve su seviyesi yüzde 2 gibi kritik bir orana gerilemiştir” ifadelerini kullandı. Ateş, gölün yeniden suya kavuşması halinde bölge ekonomisinin canlanacağını ve bu doğal mirasın gelecek nesillere aktarılabileceğini de sözlerine ekledi.