Gözaltına alınan isimler arasında Binsat Holding yöneticileri Arafat ve Cengiz Bingöl, eski Bilgi Üniversitesi Rektörü Remzi Sanver, Can Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kenan Tekdağ, Can Holding ortakları Şakir Can ve Murat Can’ın eşleri Betül Can ile Zühal Can gibi dikkat çekici isimler bulunuyor. Soruşturma kapsamında, bu kişilerin Can Holding bünyesindeki şirketleri kullanarak suç gelirlerini akladıkları, sahte belge ve fiktif işlemlerle vergi kaçırdıkları iddia ediliyor.
Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun (MASAK) raporları ve mali denetimlerin ardından başlatılan soruşturmada, holding yapısı altında kurulan çok sayıda şirketin para aklama faaliyetlerinde kullanıldığı, Varlık Barışı gibi yasal düzenlemelerin bu amaçla istismar edildiği öne sürüldü. Holdingin, suç gelirlerini yasal sisteme sokmak için sermaye artırımı gösterdiği, faturasız işlemlerle kaynak gizlemeye çalıştığı belirlendi.
Soruşturmada daha önce Can Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can tutuklanmış, şirketin mal varlıklarına el konulmuş ve TMSF kayyum olarak atanmıştı. Gelişmeler sadece Can Holding ile sınırlı kalmadı. 2024 sonunda Can Holding’e devredilen, Ciner Grubu’na ait medya ve enerji şirketlerinin de bu aklama faaliyetlerinde kullanıldığı tespit edilince, soruşturma Turgay Ciner’e kadar uzandı. Ciner hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı. Oğlu Atilla Ciner ve Ciner Glass UK İcra Kurulu Başkanı Gökhan Şen tutuklandı, bazı yöneticilere ise yurt dışı yasağı getirildi.
Soruşturma kapsamında şimdiye dek 150’den fazla şirketin mal varlığına el konuldu, büyük kısmına TMSF kayyum olarak atandı. Soruşturma, medya, enerji, eğitim ve finans gibi kritik sektörlerdeki etkileri nedeniyle kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve önümüzdeki günlerde yeni gelişmelerin de yaşanması bekleniyor.