Eğitim Masrafları: Cebimizdeki Yangın
Kırtasiye ürünlerindeki fiyat artışı, okul kıyafetleri ve servis ücretleri velilerin bütçesini sarsıyor. Daha yılın başında, birçok aile “çocuğumun eğitimine mi yetişeyim, mutfağa mı?” ikilemi yaşıyor. Eğitim, anayasal bir hak olmasına rağmen, giderek daha pahalı bir hizmete dönüşüyor.
Üniversite Hayali, Barınma Gerçeği
Üniversiteye yeni başlayan gençlerin büyük bölümü için barınma sorunu hâlâ çözülmedi. Devlet yurtları yetersiz, özel yurt fiyatları el yakıyor, kiralar ise gençlerin hayallerini boğuyor. Üniversiteye girmeyi başarmak, artık sadece ilk aşama; asıl sınav, nerede kalacağını bulmak.
Gençlerin Gelecek Kaygısı
Son anketler gösteriyor ki Türkiye’de gençlerin önemli bir bölümü yurtdışında yaşamak istiyor. Bunun nedeni yalnızca ekonomik değil; aynı zamanda güven duygusu, adalet beklentisi ve kendini gerçekleştirme isteği. Eğitim, sadece “okul sırası” değil, aynı zamanda gençlere “gelecek” sunabilmek demektir. Oysa bugünün gençleri, “yarın bu ülkede yerim var mı?” sorusuyla ders başı yapıyor.
Beyin Göçü Tehlikesi
Ülke, gençlerini en iyi üniversitelerde okutmak için çabalıyor ama o gençler, mezun olur olmaz yurtdışına çıkış yollarını araştırıyor. Bu tabloyu sadece “kaçış” olarak değil, ülkenin geleceğini tehdit eden bir beyin göçü alarmı olarak görmek gerekiyor. Gençlerin burada kalması için umut ve fırsat vermek, belki de bugün çözmemiz gereken en büyük ödevimiz.
Sonuç: Kitapların Arasında Umut Arayan Nesil
Çocuklarımız sıralara oturdu, defterlerini açtı. Onların gözlerindeki heyecan, aslında bu ülkenin geleceğine dair en büyük sermaye. Ama bu heyecanı hayal kırıklığına dönüştürmemek bizim elimizde. Eğitim, yalnızca bireysel bir mesele değil; bir ülkenin kaderi.
Bu eğitim yılında gençlere yalnızca “bilgi” değil, aynı zamanda umut vermeliyiz. Çünkü umudu olmayan gençlik, sadece ülkesinden değil, geleceğinden de uzaklaşır.