Uydu görüntüleri Van Gölü’ndeki tehlikeyi belgeledi: Kirlilik kritik seviyede

Bilimsel Veriler Kirliliğin Boyutunu Ortaya Koydu
Türkiye’nin en önemli doğal miraslarından biri olan Van Gölü, son yıllarda artan çevre kirliliği tehdidiyle karşı karşıya. Bilim insanları tarafından yürütülen ve Sentinel-3 uydusundan elde edilen görüntülerle desteklenen son araştırmalar, göldeki kirliliğin ciddi boyutlara ulaştığını kanıtladı. Yapılan analizler, göl çevresindeki kent merkezleri ve yerleşim alanlarının yoğun bir kirlilik baskısı oluşturduğunu ve bu durumun göl ekosistemini tehdit ettiğini gösteriyor.

Klorofil-a Yoğunluğu Tehlike Sinyali Veriyor
Uydu verileri üzerinde yapılan incelemeler, endişe verici bir biyolojik değişime işaret ediyor. Gölün, insan etkileşiminin yoğun olduğu kent merkezlerine yakın kesimlerinde ölçülen klorofil-a yoğunluğunun, gölün temiz kalmış açık bölgelerine kıyasla onlarca kat daha fazla olduğu tespit edildi. Uzmanlar bu durumun, arıtılmadan doğrudan göle bırakılan atık sulardan kaynaklandığını ve aşırı yosunlaşma, kötü koku oluşumu gibi sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor. Ayrıca, Van Gölü’nün sahip olduğu yavaş biyolojik döngü nedeniyle kirliliğin etkilerinin uzun yıllar kalıcı olacağı vurgulanıyor.

“Tedbir Alınmazsa Durum Daha Kötüye Gidecek”
Bölgede 30 yıldır çalışmalar yürüten doğa fotoğrafçısı Ferzende Coşar, sahadaki gözlemlerinin bilimsel verileri doğruladığını ifade etti. Van Gölü çevresinde yaptığı incelemelerde, bazı bölgelerde kirliliğin dayanılmaz boyutlara ulaştığını ve çok kötü kokular yaydığını belirten Coşar, “Bu konuda Van Gölü’nde çalışmaların yapılması gerekir. Gerek üniversitenin gerek diğer yetkililerin gereken çalışmayı yapması gerekiyor. Kirlilik konusunda herhangi bir tedbir alınmazsa ileride çok daha kötü duruma gelebilir. Van Gölü çevresindeki arıtması bulunan belediyelerin arıtmalarını faal duruma getirmeleri gerekir” diyerek yetkililere acil eylem çağrısında bulundu.