Zaferin şehri Afyonkarahisar’da Zafer Haftası kutlamaları 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonu ile son buldu. Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı ve eşi Burhan Selim Yiğitbaşı, Korel Termal Otel düzenlenen 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonuna katılanları kapıda karşıladı, fotoğraf çektirdi. Davetlilerin yerlerini almasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, istiklal Marşı okundu. Daha sonra davetlilere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Ağustos mesajı okundu.
“ATATÜRK ÖNDERLİĞİNDEKİ ORDUMUZ, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN TEMELLERİNİ ATMIŞTIR”
Kürsüye gelen Vali Yiğitbaşı konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları verdi: “Tarihimizde çok büyük bir yeri ve önemi olan öyle bir hafta yaşıyoruz ki, bu onur tarihte başka bir millete nasip olmamıştır. Bundan 954 yıl önce takvimler aynı haftayı gösterirken coğrafyamızın bir ucunda Sultan Alparslan bu toprakları bize ebedi yurt edinmek için şairin ifadesiyle Anadolu kıtasının kapılarını aralarken yıllar sonra takvimlerin aynı haftayı gösterdiği günlerde bu kez Mustafa Kemal ve onun yiğit askerleri, Alparslan’ın açtığı kapıları namahrem eline ebediyen kapatmıştır. Bugün burada milletimizin bağımsızlık ve hürriyet mücadelesinin en görkemli sayfalarından biri olan 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı sizlerle birlikte kutluyor olmanın gurur ve heyecanlı yaşıyoruz. Sayın cumhurbaşkanımızın ifadeleriyle ‘Bu büyük zafer, milletimizin Anadolu topraklarındaki varlığını ebediyen tescil etmiştir.’ 30 Ağustos 1922’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki ordumuz işgal güçlerine karşı büyük bir mücadele vererek Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atmıştır.”
“BU ZAFER, EMPERYALİSTLER VE ONLARIN YERLİ İŞBİRLİKÇİLERİNE OSMANLI TOKADI OLMUŞTUR”
Büyük Taarruz’un önemini anlatan Vali Yiğitbaşı, bu zaferin emperyalistlere vurulmuş bir Osmanlı tokadı olduğuna vurgu yaptı: “26 Ağustos sabahı Kocatepe’den başlayan Büyük Taarruz 30 Ağustos akşamı Dumlupınar’da kesin zaferle sonuçlanmış ve 9 Eylül’de İzmir’in düşmandan temizlenmesiyle nihai amacına ulaşmıştır. Bu zafer, yalnızca askeri bir başarı değil, milletimizin bağımsızlık, hürriyet ve istiklal uğruna gösterdiği ortak direnişinde sarsılmaz imanında ebedi göstergesidir. Büyük zafer cephedeki Mehmetçik kadar cephe gerisindeki vatan için ter döken kadın, erkek, genç, yaşlı topyekün bir milletin duaları ve fedakarlıklarıyla kazanılmıştır. Afyonkarahisar’ımızın gösterdiği cesaret ve fedakarlık, Kütahya ve Eskişehir’deki özveri ve bu topraklardan İzmir’e uzanan zorlu mücadele milletimizin ortak azim ve kararlılığının da bir tezahürüdür. Özellikle Halil Ağa, Küçük Ali, Alioğlu Abbas gibi yiğitlerle Dudu Altan, Çaylı Fatma ve Zehra Tanrıöver gibi kadın kahramanlarımızın cesaret ve gayretleri bu toprakların ortak hafızasından asla silinmeyecek bir yer edinmiştir. Onların aziz hatırası bizlere yalnızca geçmişimizi hatırlatan birer kahramanlık destanı değil, aynı zamanda geleceğimize dair sorumluluklarımızı da hatırlatan birer uyarı mesafesindedir. 36 Ağustos günü aziz milletimiz esaret ile hürriyet arasında bir tercih yapmak zorunda kaldığında, iman dolu göğsüyle tüm imkansızlıkları bir kenara itmiş ve vatanı düşman postallarından ilelebet arındırarak istiklale ve birlikte özgürce yaşayacağımız bir istikbale kavuşturmuştur. Bu zafer, milletimizin birlik ve dirliğini simgeleyen eşsiz bir destan olmasının yanında emperyalistler ve onların yerli işbirlikçilerinin yüzlerinde patlayan adeta bir Osmanlı tokadı olmuştur.”
“BİRLİĞİMİZİ VE DİRLİĞİMİZİ DAİMA KORUMAKLA YÜKÜMLÜYÜZ”
Vali Yiğitbaşı, “Bugün bizler Türkiye Yüzyılı vizyonuyla yolumuza devam ederken, büyük zaferin ruhunu genç nesillerin zihin ve gönüllerinde canlı tutmak, milli dayanışmamızı güçlendirmek, birliğimizi ve dirliğimizi de daima korumakla yükümlüyüz. Ecdadımızın kahramanca mücadelesi ve bize emanet ettikleri bu vatan bizlerin omuzlarında büyük bir sorumluluk yüklemektedir. Birliğimizi ve beraberliğimizi koruyarak dışarıdan ya da içeriden zehirli hançerini bu vatanın bağrına saplamaya çalışan hainlere geçit vermemek. Bizler birlik ve beraberliğimizi muhafaza ettiğimiz sürece, hiçbir güç milletimize dur diyemeyecek, hiçbir engel asil yürüyüşümüzü sekteye uğratamayacaktır inşallah” diye konuştu.
“DEVLETİMİZ PAYİDAR, MİLLETİMİZ BAHTİYAR OLSUN”
“Türkiye Yüzyılı’nın inşasında da bu ruh ve bu kararlılık en büyük güvencemizdir” diyen Vali Yiğitbaşı, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bugün burada sizlerle birlikte coşkuyla kutladığımız Zafer Bayramımız vesilesiyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm ecdadımızı bağımsızlık uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla arınıyorum. Bugün bizlere düşen görev onların emaneti olan bu cennet vatanı korumak ve gelecek nesillerimize çok daha güçlü müreffeh bir Türkiye bırakmaktır. Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı ek kalbi duygularımla kutlarken içerisinde bulunduğunuz asrı Türkiye Yüzyılı vizyonuyla şekillendirerek, geleceğin lider ülkesine giden yolun taşlarını döşemek için inşallah hep birlikte yürüyebileceğimizi buradan bir kez daha en güçlü şekilde vurgulamak istiyorum. Devletimiz payidar, milletimiz bahtiyar olsun ve Zafer Bayramımız kutlu olsun.”
SİNEVİZYON GÖSTERİSİ
Konuşmanın ardından Zafer Haftası boyunca yapılan etkinliklerden karelerin yer aldığı sinevizyon gösterisi gerçekleştirildi. Afyonkarahisar Müftüsü Lütfü İmamoğlu, tarafından yapılan duanın ardından resepsiyon sona erdi. Resepsiyona kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra iş dünyasının temsilcileri de katıldı. >>>Mustafa BAYER