“Şehidim rüyama girip ‘Beni bırakma baba’ diyor”
Gözyaşları içinde konuşan baba Harun Türk, “Şehit verdiğim tek oğlumu rüyalarımda görüyorum. Bana ‘Beni bırakma baba’ diyor. Hangi baba, şehidinin mezarını bırakıp başka yere gider? Bu ev yaşanamayacak durumda olsa da mezarına yakın diye ayrılmak istemiyorum. Devletimden sadece son nefesimi daha rahat vereceğim bir ev istiyorum” dedi.
“Eşim mezarı bırakmıyor, ben de ayrılamıyorum”
Anne Pamuk Türk ise devletin şehit sonrası verdiği yardım ve kendi imkanlarıyla Görele’de bir ev aldıklarını, yarı konuşma engelli kızlarının orada kaldığını belirtti. Ancak eşinin mezardan ayrılamaması nedeniyle kendisinin de köyde kaldığını ifade ederek, “Bu ev biraz onarılsa en azından daha insanca yaşarız ama ne ev yapacak, ne de onaracak gücümüz var” dedi.
Tapu sorunu büyük engel
Köy muhtarı Hacı Ali Aydoğan ise ailenin yaşadığı mağduriyetin temelinde tapu sorunları olduğunu belirtti. 2009’da yapılan kadastro çalışmaları sırasında köydeki birçok arazinin orman arazisi olarak kayda geçtiğini, bu nedenle Harun Türk’ün evinin de tapusuz hale geldiğini ifade etti. “Ev yapılmak isteniyor ama hukuki engeller var. Köyde 100’den fazla benzer mağduriyet var. Ancak bu aile şehit ailesi. Oğlunun mezarından kopmak istemeyen bu insanların acil şekilde yardım alması gerekiyor” diye konuştu.
Şehit Ailesi İçin Acil Yardım Çağrısı
Türkiye’nin dört bir yanında şehitlerin emaneti olan ailelere sahip çıkılması gerektiğini hatırlatan muhtar ve çevre sakinleri, hem devlet kurumlarına hem de hayırsever vatandaşlara şehit ailesi için kalıcı bir çözüm bulunması çağrısında bulundu.