“MADENCİLİK MODERN DÜNYANIN TEMEL TAŞIDIR”
Doru, madenciliğin insanlık tarihiyle eşdeğer bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayarak madenciliğin hem geçmişte hem günümüzde vazgeçilmez olduğunu ifade etti. Aşkın Doru, madenciliğin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda teknolojik ve toplumsal gelişimin de ana unsurlarından biri olduğunu belirtti: “Madencilik tarihi insanlık tarihi ile eşdeğer diyebiliriz. Geçmişten günümüze tarih boyunca madencilik hem vazgeçilmez olmuştur hem de bugünkü modern dünyanın temellerinin atılmasına en büyük katkıyı sağlamıştır.” Doru, enerjiden sanayiye, teknolojiden altyapıya kadar pek çok sektörde madenlerden elde edilen hammaddelerin kullanıldığını hatırlattı.
“4 ARALIK SADECE ANMA DEĞİL, GÜVENLİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM İÇİN HATIRLATMADIR”
Madenciliğin manevi anlam taşıyan bu özel gününün aynı zamanda sektörün geleceği açısından önemli bir hatırlatma niteliği taşıdığını söyleyen Doru, şu açıklamalarda bulundu: “4 Aralık Dünya Madenciler Günü sadece bir anma günü değil; geleceğimizi inşa ederken hayati öneme sahip madenlerin toplumun hizmetine sunulmasının daha güvenli ve daha sürdürülebilir bir üretimle olacağının hatırlatılması için de önemli bir gündür.”
“KULLANDIĞIMIZ HER ŞEYDE MADEN VAR”
Doru, gündelik yaşamda kullanılan birçok ürünün temel hammaddesinin madenlerden geldiğini ifade ederek madenciliğin hayatın her alanında yer aldığını belirtti: “Yaşadığımız evler; kullandığımız telefonlar, bilgisayarlar, teknolojik gereçler; temiz enerji hedefiyle kullandığımız güneş panelleri, rüzgar gülleri ve birçok ürünün yapımında madenlerden elde ettiğimiz hammaddeleri kullanırız.”
“GÜVENLİK, MADENCİLİĞİN BİRİNCİ ÖNCELİĞİDİR”
Madencilik sektörünün çoğu zaman kazalarla gündeme geldiğini belirten Doru, sektörün en kritik konusunun iş sağlığı ve güvenliği olduğunu vurguladı: “Madencilik çok tehlikeli sınıfta yer aldığından; çalışanların iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili kurallara eksiksiz uymaları hayati öneme sahiptir.” Doru, 3213 sayılı Maden Kanunu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ilgili diğer mevzuatlarda iş güvenliğine dair yükümlülüklerin ayrıntılı şekilde düzenlendiğini hatırlatarak, madenlerde iş kazalarının önlenmesinin tüm tarafların iş birliği ile mümkün olacağını ifade etti.
“MADENLER EKONOMİYE ETKİLİ VE VERİMLİ ŞEKİLDE KAZANDIRILMALI”
Aşkın Doru, madenciliğin Türkiye ekonomisi açısından taşıdığı önemi vurgulayarak madenlerin etkili ve verimli bir madencilik faaliyetiyle ekonomiye kazandırılması gerektiğini söyledi: “Madenlerimizin ülkemizin kalkınmasına verdiği büyük katkıyı göz önünde bulundurarak, madenlerin etkili ve verimli bir madencilik faaliyetiyle ekonomiye kazandırılması gerekmektedir.” Doru, madencilerin işçisiyle, mühendisiyle ve işvereniyle büyük bir emek ortaya koyduğunu; ancak sektörün önünde ciddi engeller bulunduğunu belirtti.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR MADENCİLİK İÇİN TÜM PAYDAŞLAR GÜÇLENDİRİLMELİ”
Sektörün geleceği için mevzuat düzenlemelerinin önemine işaret eden Doru, şu değerlendirmelerde bulundu: “Maden mevzuatında yapılacak değişikliklerde sektörün tüm paydaşlarının güçlendirilmesi hedeflenmelidir. Madencilik; işçinin korunması, mühendisin mesleki ve hukuki yetkilerinin doğru tanımlanması ve işverenin yatırım güvencesinin sağlanması unsurları dengede olduğu takdirde sürdürülebilir olabilir.” Aşkın Doru, açıklamasını 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutlayarak tamamladı.
