2006 yılından bu yana tüp bebek tedavileri alanında hizmet verdiğini belirten Dr. Öğüç, 2018 yılında Afyonkarahisar’daki merkezin Dr. Mehmet Telek’ten devralındığını, ardından Türkiye genelinde ve yurt dışından gelen hastalarla kapsamın genişlediğini söyledi.
“Bu yıl itibariyle ben de Afyonkarahisar’da aktif olarak hekimlik yapmaya başladım. Eşim Merve Hanım’la birlikte hastalarımız için huzurlu ve güvenilir bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Hastanemiz sadece tüp bebek değil; kadın sağlığı, plastik cerrahi, laboratuvar hizmetleri ve çocuk hastalıkları alanlarında da hizmet veriyor” dedi.
“GEÇ EVLİLİK VE ÇEVRESEL ETKENLER DOĞURGANLIĞI ETKİLİYOR”
Toplumda çocuk sahibi olmakta güçlük yaşayan çiftlerin oranının her geçen gün arttığına dikkat çeken Öğüç, her 100 çiftten 20’sinin bu konuda sorun yaşadığını, bu grubun yüzde 5’ini ise zor vakaların oluşturduğunu ifade etti.
“Özellikle evlilik yaşının giderek artması ve çevresel faktörlerin etkisiyle sperm ve yumurta kalitesi düşüyor. Bu da doğal yolla gebelik ihtimalini azaltıyor. Biz ise bu çiftlere modern tüp bebek yöntemleriyle destek oluyoruz,” şeklinde konuştu.
“TÜP BEBEK, AİLEYE AİT BİR SÜREÇTİR”
Tüp bebek tedavisi hakkında toplumda yanlış algıların olduğuna dikkat çeken Dr. Öğüç, şu ifadeleri kullandı:
“Tüp bebek bazı kişilerce farklı şekilde algılanıyor. ‘Bu çocuk bizim mi?’ gibi sorularla karşılaşabiliyoruz. Tüp bebek tedavisinde kullanılan tüm hücreler çiftin kendisine aittir. Başkasının spermi, yumurtası ya da hücresi asla kullanılmaz. Bu yöntemle oluşan bebek, ailenin kendi genetik çocuğudur.”
“KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ BAŞARIYI ARTIRIYOR”
Her hastanın tedavi sürecinin farklı olduğunun altını çizen Dr. Öğüç, kişiselleştirilmiş tedavi planlarının tüp bebekte başarı şansını ciddi şekilde artırdığını vurguladı.
“Her hasta özel bir hikâyeye sahiptir. Bu nedenle uygulanacak tedavi de hastaya özgü olmalı. Hastanın iyi tanınması, medikal geçmişinin iyi analiz edilmesi ve sürecin titizlikle planlanması gerekir. Başarıyı getiren en önemli etken budur.”