Nöbetçi Eczaneler
AK Parti Çevre ve Şehircilik Politikaları Başkan Yardımcısı Av. Yaşar Baş, Afyonkarahisar İl Başkanlığı Konferans Salonu’nda teşkilat mensuplarıyla bir araya gelerek iklim politikaları, küresel rekabet ve Türkiye’nin bu süreçteki stratejik konumlanışı üzerine kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Toplantıya AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Turgay Şahin, İl Gençlik Kolları Başkanı Mehmet Emin İntepe, Merkez İlçe Başkanı Serkan Mumyakmaz, İl Genel Meclisi üyeleri, ilçe başkanları, belediye başkanları ve teşkilat mensupları katıldı.
“İKLİM KANUNU, MİLLİ BİR DİRENİŞTİR”
Programın açılış konuşmasında konuşan AK Parti İl Başkanı Turgay Şahin ise iklim değişikliği hakkında bilgiler verdi. İl Başkanı Şahin, iklim değişikliği tartışmalarının çok boyutlu bir konu olduğuna işaret ederek çeşitli bilimsel, doğal ve siyasal etkenlerin göz ardı edilemeyeceğini söyledi. Başkan Şahin, iklim meselesinin sadece karbon salınımı üzerinden değerlendirilemeyeceğine dikkat çekerek güneş fırtınaları ve dünya yörüngesindeki değişimlerin de iklim üzerinde önemli etkiler oluşturduğunu belirtti. Şahin, iklim kanununa ilişkin belirsizlikler ve tartışmaların farkında olduklarını ifade ederek, “Bu konuda teşkilatımız sahada çok fazla soru alıyor. Hepimizin doğru bilgilendirilmesi gerekiyor” dedi. Yaşar Baş’ın daha önce yaptığı açıklamalara atıf yapan Şahin, “İklim Kanunu milli bir direniştir. Bu kanun, küresel çetelere teslim olmak değil; milli iklim muhasebe sistemini kurarak ekonomimizi ve sanayimizi koruma mücadelesidir,” diye konuştu.
“KÜRESEL REKABET ARTIK HASSASİYETLER ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLÜYOR”
Toplantıda kapsamlı bir sunum yapan AK Parti Çevre ve Şehircilik Politikaları Başkan Yardımcısı Av. Yaşar Baş ise iklim konusunun yalnızca çevresel bir başlık değil, aynı zamanda küresel rekabetin önemli bir unsuru haline geldiğini söyledi. Dünyadaki rekabet ilişkilerinin toplumsal hassasiyetler üzerinden şekillendiğini belirten Baş, küresel güç merkezleri ile rasyonel ilişki kurmanın Türkiye için zorunluluk olduğunu ifade etti. Baş, sıcaklık artışları, su kaynaklarında azalma ve ekstrem iklim olaylarına ilişkin gözlemlerin ortada olduğunu vurgulayarak, “Tartışma, değişimin olup olmadığı değil; bu değişim karşısında nasıl bir tutum sergileyeceğimizdir” dedi.
“EMİSYON MUHASEBESİ KÜRESEL TİCARETİN YENİ STANDARDI OLACAK”
2026 itibarıyla üretim ve ticaretin yeni bir küresel düzenlemeye geçeceğini hatırlatan Baş, iklim muhasebesi yapılmayan ülkelerin ticarette büyük kayıplar yaşayacağını söyledi. Baş, “Eğer kendi emisyon muhasebemizi milli sınırlar içinde yapmazsak Almanya’ya, Belçika’ya, İspanya’ya vergi ödemek zorunda kalacağız. İklim kanununun temel amacı da üreticimizi bu dış baskıdan korumaktır” ifadelerini kullandı. Kanunun üreticiyi öncelediğini belirten Baş, karbon emisyonlarından doğacak yüklerin milli mekanizmalarla dengeleneceğini, teşviklerle üreticinin destekleneceğini söyledi.
“VATANDAŞIN GÜNLÜK HAYATINI KISITLAYAN BİR UYGULAMA OLMAYACAK”
Toplantıda sosyal medyada sıkça dile getirilen “günlük yaşamda kısıtlamalar olacak” iddialarına da değinen Baş, bu söylentilerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Bu düzenleme, üretim–tüketim ilişkileri dışında vatandaşın hayatına müdahale eden bir içerik taşımıyor,” dedi.
Gerçekleştirilen toplantıda, Türkiye’nin çevre ve şehircilik alanındaki gelecek vizyonu, sürdürülebilir şehircilik uygulamaları ve yerel yönetimlerin bu süreçte üstleneceği roller ele alındı. Katılımcılar, şehirlerin modern ve çevre dostu bir yapıya kavuşması için yürütülen çalışmalar hakkında bilgilendirildi. Ayrıca çevre politikalarında atılacak yeni adımlar, mevcut projelerin durumu ve yerel ihtiyaçlara yönelik çözüm önerileri üzerine kapsamlı istişareler yapıldı. Toplantı, teşkilat mensuplarının sorularının yanıtlanması ve değerlendirmelerin alınmasıyla sona erdi.
