Afyonkarahisar Sigorta Acenteleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı, aynı zamanda Türkiye Sigorta Acenteleri Federasyonu (TÜSAF) Genel Sekreteri ve Kanal 3’te 8 yıldır kesintisiz olarak yayımlanan “Sigorta Gündemi” programının sunucusu Bekir Özerdem, sigorta bilincine dair Gazete 3’e oldukça çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özellikle trafik sigortası konusunda toplumda ciddi bir algı eksikliği olduğunu belirten Özerdem, bu durumun hem bireysel hem de kamusal riskler doğurduğunu ifade etti.
“CEZA YAZILINCA YAPTIRIRIM DÜŞÜNCESİ ÇOK TEHLİKELİ!”
Trafik sigortasının amacı hakkında vatandaşların büyük oranda yanıldığını dile getiren Özerdem, sözlerine şöyle başladı: “Vatandaşlarımızın büyük kısmı zannediyor ki ‘Trafik sigortası, sadece polis ceza yazmasın’ diye yapılır. Halbuki bu çok büyük bir yanlış. Bu bir iyi niyetli yanılgı gibi durabilir, ama riskleri çok büyük. Sigortan yoksa arabayı sokağa bile çıkarmamalısın. Kolluk kuvvetleri seni durdurdu, ceza yazdı, sorun değil diyorsun. Aracını bağladılar, sigorta yaptırıp çıkartırım diyorsun. En kötüsünü düşünmüyorsun! Ya bir kaza olursa? Ya biri hayatını kaybederse ya da ömür boyu sakat kalırsa?”
TRAFİK KAZASINDA “KAN BEDELİNİ” SİGORTA ÖDÜYOR
Zorunlu trafik sigortasının sadece ceza yememek için değil, olası maddi ve manevi yüklerin karşılanması için yapıldığını vurgulayan Özerdem, “Bu poliçe, devletin belirlediği limitler dâhilinde karşı tarafa ödenecek maddi zararı ve halk arasında bilinen tabirle kan bedelini karşılar. Mesela kusurunuz oranında 300 bin liraya kadar ödeme yapılabilir. Ama bugün bir insanın hayatını kaybettiği bir kazada istenen tazminatlar 2-3 milyon lirayı buluyor. Eğer trafik sigortan yoksa bu parayı sen ödeyeceksin. Bu kadar zengin misin?” diye sordu.
TRAFİK SİGORTASI İLE KASKO KARIŞTIRILIYOR
Toplumda trafik sigortasının kapsamı konusunda da ciddi yanlış algılar olduğunu belirten Özerdem, şunları söyledi: “Birçok vatandaşımız ‘Benim trafik poliçem var, kaza yaptım, sigorta benim de hasarımı karşılayacak’ zannediyor. Hayır, böyle bir dünya yok! Trafik sigortası yalnızca üçüncü şahısların zararlarını karşılar. Senin kendi aracının hasarını karşılamaz. Onun için kasko yaptırmak gerekir. Ama kaskoda da şartlar var. Ehliyetin olacak, alkollü olmayacaksın, kasıtlı davranmayacaksın. Bunlara uymazsan kasko da ödemez.”
EN UCUZ POLİÇE ARAYIŞI BAŞKA DERTLERE YOL AÇABİLİR
Özerdem, özellikle internet üzerinden yapılan poliçe arayışlarının tehlikeli boyutlara ulaştığını da söyledi: “Bugün ülkemizde 26 sigorta şirketi trafik poliçesi üretiyor. Bu da demek oluyor ki 26 farklı fiyat var. Vatandaş haklı olarak en ucuzu nerede diye araştırıyor. Ama internette denk geldiği kişi kim, acente mi, yetkili mi, hiçbir şey belli değil. Üstelik kişisel bilgilerini, kredi kartı bilgilerini teslim ediyor. Bu büyük bir risktir.”
“AFYON’DA 60 ACENTE VARKEN İNTERNETTEN NEDEN ALIYORSUN?”
İnternet üzerinden poliçe satın alan tüketicilerin ileride büyük mağduriyet yaşayabileceğini vurgulayan Özerdem, şu soruyu sordu: “Afyon merkezde 60 tane sigorta acentesi var. Ülke genelinde 22 binin üzerinde acente faaliyet gösteriyor. Bu kadar erişilebilirken neden internetten poliçe yaptırıyorsun? Aracını sattığında iptal işlemi yapacaksın, kimi arayacaksın? Başına bir kaza geldiğinde sana kim yardımcı olacak?”
KORSAN YAZILIMLARLA YAPILAN POLİÇELERE DİKKAT: MUHATABINIZ KİM?
Özerdem, son dönemde bazı acentelerin korsan yazılımlar kullanarak başka acentelerin ekranları üzerinden poliçe kestiğine dikkat çekerek çok çarpıcı bir uyarıda bulundu: “Diyelim X bir sigorta acentesine gittiniz. O size Y’nin ekranından poliçe kesti ama haberiniz yok. Poliçe Kayseri’den tanzim edilmiş. Afyon’da yaptırdığınız poliçenin Kayseri’den çıktığını gördünüz. Bu nasıl bir cesaret? Sonra kaza olduğunda X, ‘Ben Y’den aldım’ diyecek. Y kim, nerede? Sigortalı ortada kalıyor. 1000 lira ucuz diye bu riske girilir mi?”
TAHKİME ÜYE OLMAYAN ŞİRKETLE SORUN YAŞARSANIZ İŞİNİZ MAHKEMEDE
Sigorta şirketlerinin tahkim sistemine üyelik durumunun da çok önemli olduğunun altını çizen Özerdem, vatandaşların bu konuda bilinçli olması gerektiğini söyledi: “Bugün poliçeyi 1000-1500 lira ucuza aldınız diyelim. Ama o şirket tahkime üye değil. Ne olacak? Kaza oldu, hasar ödenmedi. Tahkime başvuramıyorsunuz. Mecburen mahkemeye gideceksiniz. Davalar 2-3 yıl, hatta bazen 6-8 yıl sürüyor. Bu sürede arabanız ne olacak, hakkınız ne olacak? Bu nedenle, sigorta şirketi seçerken tahkime üye olup olmadığı mutlaka sorulmalı.”
“ACENTE BİLMİYORSA TÜKETİCİ NE YAPSIN?”
Özerdem, bazı sigorta acentelerinde bile bilgi eksikliği olduğunu ifade ederek şu çağrıyı yaptı: “Maalesef bazı meslektaşlarımız tahkimin ne olduğunu bile bilmiyor. Hal böyleyken tüketici nasıl bilsin? Poliçe satın alırken sadece fiyatına değil, teminatına, hangi ilden kesildiğine, hangi şirketten geldiğine, tahkime üye olup olmadığına dikkat edin. Sigorta uzmanlık isteyen bir iştir. İnsanlar bu işin ciddiyetini anlamalı.”
“UCUZUN BEDELİ AĞIR OLABİLİR”
Bekir Özerdem, sözlerini şu çarpıcı ifadelerle tamamladı: “Ucuz sigorta iyi sigorta değildir. Başınıza bir şey gelmezse 1000 lira kâr ettiniz. Ama gelirse, o kâr ettiğiniz rakamın kat kat fazlasını hem cebinizden hem de psikolojik olarak ödersiniz. Unutmayın, sigorta bir önlemdir, ceza kurtarma aracı değil!” >>>Haber MERKEZİ