Dijital bankacılık işlemlerinde yaşanan güvenlik zafiyetleri, tüketiciler ve finans kuruluşları arasındaki sorumluluk sınırlarını bir kez daha gündeme getirdi. Kayseri’de bir vatandaşın, bilgisi ve onayı dışında banka hesabından yüklü miktarda para çekilmesiyle başlayan hukuki süreç, Tüketici Hakem Heyeti’nin verdiği emsal niteliğindeki kararla sonuçlandı.
Hukuki Süreç ve Bilirkişi Raporunun Rolü
Mağduriyet yaşayan vatandaş, vadeli hesabında bulunan 25 bin TL’nin başka bir hesaba aktarıldığını ve kendi adına 48 bin TL tutarında ihtiyaç kredisi çekildiğini fark etmesi üzerine derhal bankayla iletişime geçti. Bankanın, işlemlerin müşteri onayıyla yapıldığını savunması ve yeterli tedbiri almaması üzerine konu Tüketici Hakem Heyeti’ne taşındı.
Heyet tarafından atanan bilirkişi, banka kayıtları üzerinde yaptığı detaylı incelemede kritik bir tespitte bulundu. Raporda, kredi çekme ve bu tutarın üçüncü bir şahsın hesabına transfer edilme işlemlerinin birer dakika arayla gerçekleştirildiği belirtildi. Bilirkişi, bu kadar kısa süre içerisinde bu karmaşıklıktaki işlemlerin bir müşteri tarafından yapılmasının “hayatın olağan akışına aykırı” olduğu yönünde görüş bildirdi. Bu rapor, Heyet’in kararında belirleyici rol oynadı ve bankanın güvenlik sistemlerinde zafiyet olduğu sonucuna varıldı. Nihai kararda, bankanın müşterinin uğradığı 93 bin TL’lik zararı tazmin etmesine hükmedildi.
“Sistemsel Zafiyetlerden Bankalar Sorumludur”
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, son yıllarda tüketicilerin bilgisi dışında hesaplarından para çekilmesi veya adlarına kredi kullanılması yönündeki şikayetlerde ciddi bir artış yaşandığını belirtti. Bankaların genellikle sorumluluğu şifre güvenliğini sağlayamayan müşteriye yüklemeye çalıştığını ifade eden Şahin, Yargıtay’ın daha önceki kararlarında da sistemsel güvenlik açıklarından bankaların sorumlu olduğunu açıkça belirttiğini hatırlattı.
Şahin, bu kararın önemini şu sözlerle vurguladı: “Bu olayda bilirkişi raporu, işlemlerin bir insan tarafından yapılamayacak hızda olduğunu kanıtlamıştır. Bu, münferit bir hata değil, organize bir sistem açığıdır. Güvenlik zafiyeti sistemin içindeyse, dış önlemler yetersiz kalır. Tüketici Hakem Heyeti’nin bilirkişi raporuna dayanarak ilk kez bu kadar net bir iade kararı vermesi, benzer mağduriyetler yaşayan on binlerce tüketici için çok önemli bir kazanımdır.”