İsrail, Gazze’de Kalıcı İşgal Planını Uygulamaya Koydu: 113 Sivil Hayatını Kaybetti

İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ndeki askeri varlığını kalıcı hale getirmeye yönelik kapsamlı bir planı uygulamaya başladı. İsrail Güvenlik Kabinesi’nin onayladığı bu plan çerçevesinde ordu, Gazze’deki işgal alanlarını genişletmeye yönelik yeni bir saldırı dalgası başlattı.

Askeri yetkililer, “Gideon’un Savaş Arabaları” adı verilen operasyonlarla, 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden çatışmalarda hedeflerine ulaşamayan İsrail’in bu hamleyle Hamas’ı etkisiz hale getirmeyi ve İsrailli esirleri geri almayı amaçladığını ifade etti. Ancak sivillere yönelik saldırılar da yoğunlaşmış durumda. Son 24 saat içinde Gazze’de 113 sivilin hayatını kaybettiği bildirildi.

STRATEJİK BÖLGELERDE SÜREKLİ ASKERİ VARLIK PLANI

İsrail ordusu, başlatılan yeni operasyonlarla Gazze’de ele geçirdiği bölgelerden bu kez geri çekilmeyecek. İsrail basınında yer alan haberlere göre, üç aşamalı olarak planlanan strateji kapsamında, ilk aşamada askeri hazırlıklar ve diplomatik temaslar yürütülecek. Ateşkes sağlanamazsa ikinci aşamaya geçilecek ve bu aşamada Gazze’nin güneyine zorunlu göç politikası devreye sokulacak. Üçüncü aşamada ise İsrail, bölgede kalıcı kontrol sağlamayı hedefliyor.

ABD VE LİBYA İDDİALARI

Öte yandan ABD merkezli NBC News, Trump yönetiminin, yaklaşık 1 milyon Filistinliyi Gazze’den çıkararak Libya’ya yerleştirmeyi öngören bir plan üzerinde çalıştığını ileri sürdü. Haberde, bu konuda Libya yönetimiyle temas kurulduğu ve İsrail’in bilgilendirildiği belirtildi. Ancak Washington yönetimi, söz konusu iddiaları yalanladı. Eski Başkan Donald Trump ise daha önce Gazze’nin ABD tarafından kontrol edilerek “özgürlük bölgesi”ne dönüştürülmesi gerektiğini savunmuştu.

SİVİL ALTYAPI DA HEDEFTE

Son günlerde artan saldırılar, Gazze’deki sivil altyapıyı da hedef alıyor. Çok sayıda okul, hastane ve yerinden edilen Filistinlilerin yaşadığı çadır kampları, İsrail hava saldırılarında zarar gördü. Bölgedeki insani kriz, her geçen gün daha da derinleşiyor.

İsrail’in saldırı planının onaylandığı 4 Mayıs’tan bu yana sahadaki askeri hareketlilik artarken, uluslararası toplumdan bu gelişmelere ilişkin sert eleştiriler gelmeye devam ediyor.