Adana’da bir vatandaş ile belediye arasında yaşanan ‘tapulu arazi’ anlaşmazlığı mahkemeye taşındı. Yüreğir ilçesinde ikamet eden bir şahıs, evinin yanında bulunan ve sokak olarak kullanılan alanın kendi tapulu mülkü olduğunu iddia ederek, bölgenin girişini trapez sac levhalarla kapattı. Durum, belediye ekiplerinin müdahalesiyle yeni bir boyut kazandı.

Adana’da yaşayan Mehmet Kındık, sokağın tapulu arazisi olduğunu iddia ederek girişi trapez sac ile kapattı. Belediye ekiplerinin ‘kaçak yapı’ olduğu gerekçesiyle hakkında işlem başlattığı Kındık, “Burası tapulu arazim, sokak değil. Çöp döküyorlardı, kapattım” dedi. Taraflar arasındaki son sözü yargı söyleyecek.
Belediye ‘Kaçak Yapı’ Olarak Nitelendirdi
Çevre sakinlerinin şikayeti üzerine harekete geçen Yüreğir Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi zabıta ekipleri, sokağın kapatıldığı alana intikal etti. Yetkililer, yapılan işlemin usulsüz olduğunu ve cezai işlem uygulanacağını mülk sahibine bildirdi.
Yapılan incelemeler neticesinde Yüreğir Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri, metal levhalarla oluşturulan engeli ‘kaçak yapı’ olarak tespit etti. İlgili yapı mühürlenerek, üzerine 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesine istinaden inşaatın durdurulduğunu belirten resmi bir uyarı yazısı asıldı. Yazıda, mülk sahibinden tapu ve diğer ilgili belgelerle birlikte müdürlüğe başvurması talep edildi.

Adana’da yaşayan Mehmet Kındık, sokağın tapulu arazisi olduğunu iddia ederek girişi trapez sac ile kapattı. Belediye ekiplerinin ‘kaçak yapı’ olduğu gerekçesiyle hakkında işlem başlattığı Kındık, “Burası tapulu arazim, sokak değil. Çöp döküyorlardı, kapattım” dedi. Taraflar arasındaki son sözü yargı söyleyecek.
Mülk Sahibi: “Burası Benim Tapulu Arazim, Yapı Değil”
Olayın tarafı olan M.K. ise, kapattığı alanın tapusunun kendisine ait olduğunu ve buranın bir sokak olmadığını savundu. Bölgeye sürekli çöp dökülmesinden ve alanın kirletilmesinden rahatsızlık duyduğunu belirten M.K., Yüreğir Belediyesi’ne daha önce ‘arsa etrafını kapatma’ talebiyle başvurduğunu ve kendisine ‘ilgili mevzuat ve hükümlere bağlı kalınmak kaydıyla bahçe duvarı yapılabileceği’ yönünde bir yanıt verildiğini ifade etti.
Yapılan işlemin bir ‘kaçak yapı’ olmadığını, yalnızca arsasını çevirdiğini öne süren M.K., konuyu Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na taşıyarak hukuki yollara başvurduğunu ve adaletin yerini bulmasını beklediğini dile getirdi. Taraflar arasındaki nihai kararı, devam eden yargı süreci belirleyecek.